Rasim Canbolat yazdı.

Kent içi asfalt yolların bozulan küçük küçük yerlerinin yamandığını görünce evimizin karşısındaki yıllardır dokunulmayan bozuk asfaltı anımsadım. Yapılan yerlerin mahalle muhtarlarının anımsatmasıyla yapıldığı çalmıştı kulağıma. Muhtarımıza uğrayıp hem tanışayım hem de hatırlatayım diye bildiğimiz muhtarlığa gittim.

Bağ kur evleri camiinin uygun bir yerine sığınan ve üzerinde muhtarlık yazan kapı, kilitliydi. 

Bu gün komşum Sacit Bey’le sohbet ederken muhtarı nerede bulabileceğimi sordum. Yerini tarif etti. Beraber gidelim teklifimi ikiletmedi. Her gün önünden geçtiğim önü söğüt gölgeli kahvenin sahibiymiş muhtar. “Ağabey sen söğüdün altında otur, muhtarı çağırayım” deyip kahveye dalan Sacit, bir delikanlıyla çıkıp geldi. 

Sacit’in beraberindeki delikanlı, muhtar Ömer Aslan imiş. Sportmen görünüşlü muhtar, hevesli ve azimliydi. Girişkendi, ağzı laf yapıyor, ekmeğini taştan çıkaran, tuttuğunu koparan, ekmediği yerden biçen tiplerdendi.

Tanıştık. Hoşbeşten ve çaylar geldikten sonra şöyle bir baktım. DEĞİŞİM sözcüğü, muhtarları da etkilemiş anlaşılan. Gençleşmişler. Taş çatlasa 25 - 30 yaşlarında görülen Gülbahar Hatun Mahallesi’nin yeni muhtarı, rahmetli Mümtaz Soysal Hoca’nın, yine rahmetli vali Recep Yazıcıoğlu için kullandığı benzetme ile FİŞEK gibi delikanlıydı. 
**
Bu seçim, ramazan ayına rastladı. Mahallemizin muhtar adayları, kendilerini tanıtan resimli resimsiz çeşitli belgeler dağıttılar evlerimize. Ömer Aslan’ın tanıtımı hepsinden farklıydı. Tanıtım kâğıdına bir de imsakiye iliştirmişti. Eşim: “Şimdi hangi esnaftan isteyecektik imsakiyeyi, hazır evimize gelmiş. Ey, artık oyumu hak etmedi mi bu aday?” gibi söylenip duruyordu.  Kime kullandı oyunu bilmem ki. Çünkü gizli oy, açık tasnif kuralı geçerlidir, seçimlerimizde.
Kısa zamanda yaptığı ya da yaptırdığı işleri sayıp döktü. Hem de telefonuna kaydettiği işlerin önceki ve sonraki fotoğraflarıyla.
 
Ricamıza gelince “Orasını ben de biliyorum.” Dedi ve ekledi: “Belediyedekiler henüz tam yerleşemediklerini, işleri bir düzene koyamadıklarını, rahatlayınca istenilenlerin tümünü CANLA BAŞLA yapacakları sözünü veriyorlar” dedi. Seçimi de CANLA BAŞLA diyerek kazanmamışlardı zaten, belediyedekiler…

“Bundan böyle kahvem, hem iş yerim hem de muhtarlıktır. Arayan her an bulabilir beni”. Sözleriyle yolcu etti bizi. Mahallemizin emin ellerde olduğu güvencesi ve gönül rahatlığıyla ayrıldık muhtarlıktan.
Allah, utandırmasın inşallah! Yolu ve bahtı açık olsun genç muhtarımızın…