Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi akademisyenlerinden Dr. Öğretim Üyesi Canan Hanoğlu ve Akademisyen Öğretim Görevlisi Murat Ünalmış’ın katılımlarıyla tarih ve güzellik temaları işlendi.  Hanoğlu, Deveciler Hanı’nın Osmanlı döneminden günümüze kadar uzanan tarihini ve bu önemli yapının Tokat’ın kültürel mirasında oynadığı rolü anlattı. Ünalmış ise sürdürülebilir yeşil kozmetik ürünlerinin sağlık üzerindeki olumlu etkilerini vurguladı ve bu yeni nesil ürünlerin doğa dostu ve insan sağlığına faydalı yönleriyle ilgili bilgiler verdi.   Tokat’ın köklü tarihini ve kültürel mirasını yansıtan Deveciler Hanı Silk Road Museum Hotel’de 28 Eylül 2024 tarihinde saat 11:00  gerçekleştirilen programa Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu Başkanı Hacer Doğan ve grup üyeleri, sosyolag yazar Ayla Bağ, Tokat İl Jandarma Komutanı Sabri Küyük’ün eşi Fatma Küyük ve davetli misafirler katıldı.  

Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu, Hacer Doğan öncülüğünde  sezon açılışını yaptı!  

Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu Başkanı Hacer Doğan, Deveciler Hanı’nın “Asırların Yadigârı, Tüccarların Konağı” olarak bilinen tarihi önemi ve “köşeyi dönmek” deyiminin ilk çıkış noktası olmasına vurgu yaptı. Doğan, yaptığı konuşmada, Tokat’ın kültürel değerlerini ön plana çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. Doğan, “Var olan değerlerimizin altını çizerek” Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu olarak çalışmalarımıza; memleketimizin dünyaya açılan kapısı “Asırların Yadigarı, Tüccarların Konağı” kültürel mirasımızın önemli bir parçası olan “köşeyi dönmek” deyiminin ilk çıkış noktası Deveciler Hanı Silk Road Museum Hotel’de “sanat müzik ve güzelliğe dair” konu ve konuklarımız ile yeni çalışma sezonumuza merhaba dedik. Dr.öğretim Üyesi Canan Hanoğlu ve Akademisyen Öğrt. Görevlisi Murat Ünalmış hocam ile yapılan sohbet güne damgasını vurdu. Murat Ünalmış hocamın sürdürülebilir yeni nesil yeşil kozmetik ürünlerin sağlığımıza olan katkısını detaylarıyla anlatması biz kadınlar için çok çok önemliydi. Dr Öğr. Üyesi Canan Hocamın hoş sohbeti ile geçmişten günümüze “Deveciler Hanı” nı dinledik.Hep birlikte öğretici ve eğitici bir programa ev sahipliği yaptık.Ruhumuzun gıdası olan müziği de ihmal etmedik.Başta hocalarımıza, üniversitemizin konservatuar bölümü öğrencilerine sosyolag yazar Ayla Bağ hocama emeği geçen katılımda bulunan tüm dostlarımıza memleketimize bu güzide mekanı kazandıran Murtaza Kalender beye ve Silk Road Museum ailesine ilgi ve alakalarından dolayı hem şahsım hemde ekip arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum.Bir büyük teşekkür de İlimiz Jandarma Alay Komutanımızın eşi Fatma Küyük hanımefendiye. Silk Road Museum Otel’de ışıl ışıl başlayan günümüz Hanımefendinin daveti ile İl Jandarma Alay Komutanlığı bahçesinde kırk yıllık hatırı olan kahveler içilerek son buldu” ifadelerini kullandı.  Tokat Deveciler Hanı’nda hem tarihimize sahip çıkıyor hem de sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratıyoruz. Bu tür etkinliklerle değerlerimizi gelecek kuşaklara aktarmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. 

Deveciler Hanı’nda kültürel mirasımız konuşuldu

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Canan Hanoğlu, Tokat’ın tarihi Deveciler Hanı’nın mimari özellikleri ve tarihsel süreci hakkında katılımcılara bilgi verdi. Hanoğlu, Deveciler Hanı’nın 15. yüzyıla dayanan köklü geçmişiyle Tokat’ın önemli kültürel miraslarından biri olduğunu belirtti. Yapının hem ticari hem de konaklama amacıyla kullanıldığını söyleyen Hanoğlu, Tokat’ın merkezinde bulunan bu hanın, Osmanlı döneminin önemli ticaret ve konaklama yapılarından biri olduğunu belirtti. Hanoğlu, “Deveciler Hanı, İpek Yolu’nun önemli duraklarından biri olarak, hem ticari hem de sosyal bir işlev üstlenmiştir. Kitabesi bulunmayan bu yapı, büyük olasılıkla Çelebi Mehmet ve oğlu II. Murat dönemindeki yoğun imar faaliyetleri sırasında yapılmış olmalıdır” dedi. Hanoğlu, yapılan dendrokronolojik çalışmalar sonucunda hanın 1488-1489 yılları arasında inşa edildiğinin belirlendiğini ekledi. Deveciler Hanı'nın mimari özelliklerine değinen Hanoğlu, iki katlı avlulu yapısının, 16. ve 17. yüzyıl Osmanlı şehir hanlarına benzerlik gösterdiğini ve restorasyonlarla günümüze kadar ulaştığını vurguladı.

Hanoğlu, “Yapının beden duvarlarında moloz taş malzeme kullanılmıştır. Giriş cephesinde dükkânları ayıran kemer ayaklarında ve revak kemer ayaklarında düzgün kesme taş; kemerlerde, kubbede, revak kemerlerinde, revakları örten tonozlarda tuğla malzeme kullanılmıştır. Yapıda girişin yanlarında bulunan mukarnaslı nişler dışında herhangi bir süsleme unsuru bulunmamaktadır. 

Yapı, 1847 yılına kadar Anadolu İç Gümrük Binası işlevi vermiştir. 1939 depreminde harap olan han uzun yıllar atıl durumda kalmıştır. 1950’lerden sonra bir dönem orman deposu olarak, daha sonra belediye tarafından hayvan pazarı ve haftalık Cuma pazarı olarak kullanıldığı bilinmektedir. Daha sonra 1980’lerde Belediye Temizlik İşleri Müdürlüğü olarak kullanılmış olan yapı 2-3 yıl aralığında yedi emin deposu olarak faaliyet sürdürmüştür. 2009-12 arasında geniş çaplı bir restorasyon geçiren Deveciler Hanı, 2015-16 Eğitim Öğretim yılından itibaren TOGÜ Devlet Konservatuvarı olarak hizmet vermeye başlamıştır. Bununla birlikte ahır bölümü de çeşitli sosyal etkinliklere ev sahipliği yapmıştır. 2019 yılının sonunda boşaltılarak butik otel olarak tekrar restorasyon sürecine girmiştir. Restorasyonu tamamlanan yapı günümüzde Silk Road Museum Hotel adı altında Butik Otel ve Restoran-Kafe olarak hizmet vermektedir.” Diyerek konuşmasını tamamladı.  

Sürdürülebilir gelecek için yeşil kozmetik

Sürdürülebilirlik ve çevre bilincine yönelik çalışmalarıyla tanınan Akademisyen Öğretim Görevlisi Murat Ünalmış ise "Sürdürülebilirlik Açısından Yeni Nesil Yeşil Kozmetikler" başlıklı sunumuyla yeşil kozmetiğin temel ilkelerini açıkladı. Ünalmış, çevreye duyarlı kozmetik ürünlerin biyolojik olarak parçalanabilir ambalajlardan oluştuğunu, sentetik hammadde kullanımından kaçınıldığını ve yeşil kimya prensiplerine uyum sağlandığını belirtti. Yeşil kozmetiğin yalnızca çevreye değil, insan sağlığına da katkıda bulunduğunu vurgulayan Ünalmış, bu ürünlerin sürdürülebilir bir gelecek için önemine dikkat çekerek, “Kozmetik ve sürdürülebilirlik kavramı ilk bakışta çok ayrı gözükse de yeşil kozmetikler sentetik hammadde kullanımından uzak durulması, yeşil kimya prensiplerine uyum, karbon ayakizi ve atık yönetimi gibi dikkat edilen konular nedeniyle sürdürülebilirlik yaklaşımı ile üretilen ürünlerdir.Yeşil kozmetik tanımının temelinde ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan sürdürülebilirliği hedefleyen yeşil kimya kavramı bulunmaktadır.Genel olarak kozmetikte yeşil yaklaşım kapsamında, biyolojik olarak parçalanabilir ambalaj kullanmak, sentetik hammadde ve plastik ambalaj kullanımını azaltmak, yeniden kullanılabilir ürün veya ambalajlar geliştirmek, çoklu fayda sağlayan ürünler geliştirmek, geri dönüşebilen malzemeleri kullanmak, çevre için daha az toksik maddeler üretmek yoluyla sürdürülebilirlik hedeflenmektedir.” dedi.  

Tarihin ışığında sanat ve müzik 

Söyleşi, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Konservatuvar öğrencileri Tunahan Başol ve Abdulkadir Uğraşan’ın gerçekleştirdiği müzik dinletisiyle renklendi.  Programın sonunda, konuşmacılara çiçek takdim edildi.

Program, Tokat İl Jandarma Komutanı Sabri Küyük’ün eşi Fatma Küyük’ün ev sahipliğinde İl Jandarma Komutanlığı’nda düzenlenen kahve ikramı ile sona erdi. 

Üretici Borç Batağında, Tüketici Zorda! Üretici Borç Batağında, Tüketici Zorda!


 

Editör: Elvan Mert