Salih Ertaçoğlu yazdı.

“İstanbul’a biz de ihanet ettik.” açıklaması, sayın Cumhurbaşkanımızın beyanlarıdır.

Son günlerde, İBB, dolayısıyla sayın Ekrem İMAMOĞLU’nu hedef almaya çalışan başta dalkavuk medyası, Besletenler, Beslenenler, beslemeler Boğazdaki ilave bir inşaata sığınma durumuna düştüler.

Boğazda bahse konu villayı yaptıranlar, inşaatına izin verenler, tadilat ruhsatı verenler hiç konuşulmuyor.

Eski sahibi, kedicikleri olan şimdi cezaevindeki şahıs yandaşken muteberdi. TV’si vardı. Kedicikleriyle de pozlar veriyordu. Sonra film koptu. Yıllarca hiçbir suçlama, işlem yapılmayan kişi tutuklandı. Ağır suçlamalarla cezalar da aldı. Suçlu her kimse cezasını çekmelidir. Suçluyu palazlandırıp, tehlikeli hale getiren de hesabını vermelidir.

İstanbul’da askeriyenin boşalttığı can değeri arsaları, yeşil alan, otopark gibi kamu hizmetine ayırmak yerine yandaşlara satıp imar düzenlemelerini de bazen eski Belediye Yönetimine, bazılarını da şimdilerde olduğu gibi Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yaptırıp çok lüks konutlara dönüştürenlerin, Gökdelen sayısı 3-4 iken 300’e yakın gökdelen diktirerek, İstanbul’u felç eden zihniyet zamanında “İSTANBUL’A BİZ DE İHANET ETTİK” sözlerini unutarak, İmamoğlu’nu yıpratmaya yönelik çabalar nafiledir. Bir karşılığı dün olmadığı gibi bugün de zaten yoktur.

Ormanlara, nehirlere, meralara, şimdi de ekilemeyen tarlalara göz dikenler, önce, üretim planı yapmak mecburiyetindedir. Bu topraklarda üretilen ürünleri, değerince satın alamayanlar yurt dışından ithal ürün getirmeyi meziyet sayarlar. Yandaş ithalatçıya kapı açarlar.

Artı kimse numaraları, kumpasları yemiyor.

Türk Milleti çalışkandır, çok zekidir.

Bu gerçeği kimseler unutmasın.

Sevgi ve saygılarımla…