Yeşilırmak  havzasının  bereketli  toprakları  üzerinde  kurulmuş  olmasının  verdiği  avantajla  6000 yıllık tarihi  boyunca  önemli  bir  ticaret  ve  kültür  merkezi  olmuş, 14 Devleti  ve  birçok  beyliği  içerisinde  barındırmış, önemli bir  Anadolu  şehridir.

Hatti, Hitit, Frig, Roma, Bizans, Danişmendli, İlhanlı, Selçuklu  ve  Osmanlı  Dönemine  kadar  gelişen  süreç  içerisinde  tarihin  her  dönemine  ait  eserleri  Tokat’ın  her bölgesinde bulabilmek mümkündür. Bu yönüyle Tokat bir  açık hava  müzesi  konumundadır.

Erbaa ilçesinde  Antik  Horoztepe  yerleşimi, Hitit  yerleşim  yeri, Zile’de Maşathöyük Örenyeri, Sulusaray’da; Roma -  Bizans  Dönemlerinin  izlerini  taşıyan  Sebastapolis, Merkez ilçede, tarihi  Komana  Şehri, yine Roma  Döneminde  yol  güvenliği  için  kurulmuş  olan  Tokat  Kalesi, aynı zamanda Danişmend  Devletine  başkentlik  yapmış olan Niksar’da bulunan tarihi kale, Malazgirt sonrası yapılan en eski Türk Camisi Garipler Camii, Yağıbasan  Medresesi, Gökmedrese, Yeşilırmak-Hıdırlık Köprüsü, 9 adet zaviye, Osmanlı  Dönemine  ait  Alipaşa  Camii ve  Hamamı, Voyvoda Han  (Taşhan), Deveciler Hanı,Arastalı Bedesten, 18.yüzyılaait bütün Anadolu’nun en görkemli tavan göbeğine sahip  Latifoğlu KonağıMüze  Evi ve  Anadolu’nun en  güzel ahşapMevlevihane’si, en  güzel  Saat  Kulesi; Bey Sokağı, Bey Hamam  Sokağı, Halit  Sokağı ve Sulusokak’ ta  bulunan  sivil  mimari  örneği  yapılarla;  Türklerin  Anadolu’ya gelişlerinden itibaren  900 yılda mimari adına  ortaya  koydukları  önemli  eserlerin   kesintisiz  olarak  görülebileceği  tek  şehirdir  TOKAT…       

 Evliya  Çelebi'nin  “ Alimler  ve  Şairler  Şehri  “ diye  övdüğü, Mevlana’nın  hayatının  bir  kısmını  Tokat ‘ta  geçirmekten  bahtiyar  olduğu,Şeyhülislam  İbn-i Kemal  gibi  alimlerin   Gazi  Osman  Paşa  gibi  komutanların,Zileli  Talibi  ve  Ceyhuni  gibi  şairlerin  yetiştiği, coğrafi konum  itibariyle  eşsiz  doğal  güzelliklere  sahip, tarihle  iç içe  yaşayan bir şehirdir TOKAT.

Bakırcılık, Yazmacılık, Dokumacılık, Ahşap Oymacılığı, Kuyumculuk, Demircilik, Dericilik gibi bilinen el sanatlarının  yanı sıra, Tokat  ili Anadolu’da 20. yy.'a kadar devam eden dört önemli özgün seramik merkezinden biridir. (İznik, Kütahya, Çanakkale)

Çeşitli  el  sanatlarıyla  otantik  güzellikler  sunan,  kültüründeki  çeşitliliği  tarihi  akıştan  geçirerek  farklı  anlayışları bu  coğrafyada  özümsemiş  folklor  dokusuna  sahip insanların  yaşadığı  bir şehirdir TOKAT.

Kurtuluş Savaşı sırasında da Tokat’ta bazı dikkat çekici olaylar yaşanmıştır. Şehirde bir Müdafa-i Hukuk Cemiyeti kurularak halk Pontus eylemlerine karşı örgütlenmiştir. İzmir’in Yunanlarca işgali ilk kez, Niksar ilçesinde 20 Haziran 1919’da yapılan bir mitingle protesto edilmiştir.

26 Haziran 1919’da Atatürk Amasya’dan Sivas’a geçerken Tokat’a uğramış ve şehirde bir süre dinlenmiştir. İstanbul’un 16 Mart 1920’de İtilaflar tarafından işgalini protesto için Tokat’ta büyük bir miting tertip edilmiştir. 21 Kasım 1931’de Sivas gezisinin ardından Atatürk, Tokat’ı da ziyaret etmiştir.

ATATÜRK’ÜN TOKAT’A GELDİĞİ TARİHLER

1.      26 Haziran 1919 - 27 Haziran 1919

2.      17 Ekim 1919

3.      27 Ekim 1919 - 28 Ekim 1919

4.      25 Eylül 1924 - 27 Eylül 1924

5.      17 Eylül 1928

6.      21 Kasım 1930 - 22 Kasım 1930

Atatürk’ün Milli Mücadele yıllarında Tokat’a ilk geldiği  26 HAZİRAN 1919 tarihinde yaptığı konuşma;

"Türk Milletinde gizli bulunan birçok yeteneklerin, cevherlerin işi başarmaya yeterli olduğunu anladım..."

“HİÇBİR MÜDAFA VASITASINA MALİK OLMASAK BİLE, DİŞİMİZ, TIRNAĞIMIZLA, ZAYIF VE DONANIMSIZ KOLUMUZLA, MÜCADELE EDEREK ŞEREF VE HAYSİYETİMİZİ, NAMUSUMUZU MÜDAFA ETMEYİ ZARURİ GÖRÜYORUM. TARİH, BİZE VATAN UĞRUNA CANINI, MALINI ESİRGEMEYEN MİLLETLERİN ASLA ÖLMEYECEĞİNİ, HALA YAŞADIKLARINI GÖSTERMEKTEDİR. BEN HAYATIMI, HİÇBİR ZAMAN MİLLETİMİZDEN ÜSTÜN GÖRMEDİM VE GÖRMEYECEĞİM. HER AN MEMLEKET İÇİN ŞEREFİMLE ÖLMEYE HAZIRIM...”

KEMAL ATATÜRK

27 HAZİRAN 1919

Editör: Elvan Mert