Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu’ndan meme kanserine dikkat çeken etkinlik!
Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu, Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında anlamlı bir etkinliğe imza attı. Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu Başkanı Hacer Doğan, Ankara’daki Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Anonim Şirketi’nin (TUSAŞ) Kahramankazan tesislerine düzenlenen terör saldırısında hayatını kaybeden şehitlerimize rahmet dileyerek konuşmasına başladı. Her yıl Ekim ayında gerçekleştirilen küresel meme kanseri farkındalık etkinliğine Tokat’tan bir ses vermek istediklerini söyleyen Doğan, “Biz Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu olarak Tokat’ın sahip olduğu somut ve somut olmayan Kültürel miras ögelerimizi tanıtmak milli manevi kültürel değerleri yaşatmak yaygınlaştırmak bu değerlerin yeni nesillere aktarımını aktarımını sağlamak, kadınların kültür sanat yolu ile toplum yaşamına aktif katılımını teşvik etmek, şehrimizde ilgili kurumlarımızın kültüre, sanata sağlığa dair çalışmalarına sivil kanattan destek vermek amacıyla çalışmalar yürütüyoruz. Kültürümüzü örfümüzü sağlığımızı birlik ve beraberliğimizi destekleyen etkinlikler düzenleyerek şehrimize hizmet etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bugünde burada siz değerli konuklarımız ile birlikte her yıl Ekim ayında düzenlenen ve meme kanserine dikkat çekmeyi amaçlayan küresel bir etkinliğe Tokat’tan bir ses verelim dedik. Can Bağı Grubu’ndaki mücadele neferi dostlarımızla 26 Ekim meme kanserini sembolize eden “Pembe Kurdela” takma gününde farkındalığa hep birlikte bir iz bırakalım istedik. Değerli dostlar hepiniz tekrar hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.” İfadelerini kullandı.
Erken teşhisin önemine vurgu!
Can Bağı Grubu Kurucu Üyesi Hacer Bilgin meme kanseri farkındalık etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Uluslararası sağlık platformu her yıl 26 Ekim tarihinde toplumda bilinir ve sorumluluğu artırmak için pembe kurdela etkinliği düzenlenmektedir. Bu güne münhasır, böyle bir etkinliğin içerisinde yaşanmışlıklarımızla yer alma fikrini, büyük bir memnuniyetle karşılayarak sesimize ses olup farkındalık misyonunu yüklendiğiniz için birbirlerine görünmez halkalarla bağlanmış, birlikteliklerinden güç alarak, Allah’ın izniyle Zümrüdü Anka gibi küllerinden yeniden doğan, Can Bağı grubundaki bütün kaderdaşlarımız adına Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubuna teşekkür ediyorum. Can Bağı grubundan sunum yapacak olan Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü, Bölüm Başkanı Doç. Dr. Medine Koç ve Aile Hekimimiz Dr. Filiz Kaya nezninde, adanmışlığı ve sarsılmaz destekleriyle yorgun ama umut dolu yüreklerimize dokunarak şifa dağıtan tüm sağlık çalışanlarına grubumuz adına minnet ve şükranlarımı sunuyorum. 8 kadından birini derdest edercesine sevdikleriyle birlikte, yaşam boyu, maddi manevi yorucu ve yıpratıcı büyük bir yükün altına sokan, bu imtehan sürecinde bütün kaderdaşlarıma Allah’tan şifa niyaz ediyorum. Hoşgeldiniz diyorum.” Dedi.
Tokat’ta Meme Kanseri Farkındalık Ayı Kapsamında Erken Teşhis ve Korunma Yöntemleri Anlatıldı
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Medine Koç, Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında düzenlenen etkinlikte meme kanserine ilişkin önemli bilgiler verdi. Meme kanserinin dünya genelinde her sekiz kadından birinde görüldüğünü belirten Koç, hastalığın erken teşhisle kontrol altına alınabileceğini vurguladı.
Koç, meme kanserinin, süt kanallarında yer alan hücrelerin anormal çoğalması sonucu oluştuğunu belirterek, risk faktörlerine dikkat çekti. “Kadın olmak, 50 yaş üstünde olmak, ailede kanser öyküsü bulunması, ırk, çevresel faktörler ve yaşam tarzı gibi etkenler meme kanseri riskini artırmaktadır” diyen Koç, özellikle genetik yatkınlığın ve beslenme alışkanlıklarının önemine değinerek şu bilgileri paylaştı:
Meme Kanseri İçin Risk Faktörleri
Cinsiyet: Kadın olmak, meme kanseri açısından başlıca risk faktörü.
Yaş: 50 yaş üzerindeki kadınlarda risk önemli ölçüde artıyor.
Genetik Yatkınlık: Ailede meme veya diğer genital kanser öyküsü olanlarda risk artıyor.
Irk: Beyaz ırk, siyah ırka göre daha yüksek risk taşıyor, ancak siyah ırk arasında meme kanserinden ölüm oranı daha yüksek.
Çevresel Faktörler: Endüstriyel bölgelerde yaşamak ve bazı kimyasallara maruz kalmak.
İlk Adet ve Menopoz Yaşı: 12 yaşından önce adet görmek veya 55 yaşından sonra menopoza girmek.
İlk Doğum Yaşı: 30 yaşından sonra doğum yapan ya da hiç doğum yapmayan kadınlarda risk artıyor.
Emzirme: 1,5-2 yıl emzirmenin riski azaltabileceği belirtiliyor.
Beslenme ve Yaşam Tarzı: Aşırı kilo, yağlı beslenme, alkol ve sigara kullanımı risk faktörleri arasında.
Erken Teşhisin Önemi Vurgulandı
Koç, meme kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekerek, bu konuda düzenli kontrollerin hayati önem taşıdığını belirtti. Erken teşhis sayesinde morbidite ve mortalitenin azalacağını, yaşam kalitesinin artacağını ve tedavi seçeneklerinin genişleyeceğini ifade eden Koç, kadınlara şu önerilerde bulundu:
Düzenli Kontroller: 40 yaşından sonra yıllık mamografi ve klinik meme muayenesi yapılmalı.
Sağlıklı Yaşam Tarzı: Dengeli beslenme, sigaradan uzak durma ve düzenli egzersiz öneriliyor.
Hormon Kullanımı: Hormon tedavilerinin sınırlı tutulması tavsiye ediliyor.
Alkol ve Stres: Alkol kullanımının azaltılması ve stresin yönetilmesi gerekiyor.
Erken Teşhis İçin Yapılması Gerekenler
KKMM (Kendi Kendine Meme Muayenesi): Kadınların düzenli olarak kendi memelerini kontrol etmeleri önemli.
KMM (Klinik Meme Muayenesi): Sağlık profesyonelleri tarafından yapılan yıllık kontroller.
Mamografi: Özellikle 40 yaş üstü kadınlar için düzenli tarama öneriliyor.
Ultrasonografi: Şüpheli durumlarda meme dokusunun detaylı incelenmesi.
Biyopsi: Kesin tanı için kullanılan yöntemlerden biri.
Koç, meme kanserinde erken teşhisin, koltuk altı veya meme dokusunun tamamının alınması gibi radikal tedavilerin gerekliliğini azaltabileceğini belirterek, beden imajı ve psikolojik durum üzerinde büyük etkileri olduğunu ifade etti. Literatürde, meme dokusunun tamamen alınmasının depresyon riskini artırdığına dikkat çeken Koç, bu nedenle erken tanının psikososyal sorunların önlenmesinde de önemli bir rol oynadığını söyledi.
Sevilay Ağaoğlu'nun “Ey Hayat” Şiiri Katılımcıları Etkiledi
Etkinlikte, kanser sürecini atlatmış olan Sevilay Ağaoğlu, kemoterapi tedavisi gördüğü dönemde kaleme aldığı "Ey Hayat" adlı şiirini okudu. Ağaoğlu,’nun 27 Ağustos 2020 tarihinde yazdığı şiir, yaşamın kıymeti üzerine mesaj verdi.
Ağaoğlu,’nun “Ey Hayat” Şiiri:
Ey hayat;
Daha seni yaşamadım ben,
Hep bir koşuşturmacayla geçtin
Gerçekleştiremediğim hayallerim var benim
Mesela eşimle hiç el ele gezmedim
Ülkemin gezilecek yerlerini görmedim
Alıp da hiç giymediğim kıyafetlerim var
Pişiremediğim yemek tariflerim
Söylenmemiş sözlerim var
Bir de Küçük Zeynep’im
Etkinlik sırasında, kanseri yenmiş kadınlar, yaşadıkları zorlu süreci ve bu mücadeleden nasıl galip çıktıklarını paylaşarak katılımcılara ilham verdi.
Programda, Gaziosmanpaşa Ortaokulu Müzik Öğretmeni Oğuz Tuğrul Gülpınar ve grup üyeleri, Ankara’daki TUSAŞ Kahramankazan tesislerine düzenlenen terör saldırısı nedeniyle şehitlerimiz için kahramanlık temalı türküler seslendirildi.
Programa, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden Doç. Dr. Medine Koç, Tokat İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Sabri Küyük’ün eşi Fatma Küyük, CHP Belediye Meclis Üyesi Leyla Doğan, Dostlar Meclisi Başkanı Burhan Besler, Tokat Kadın Sanat ve Kültür Grubu Başkanı Hacer Doğan ve grup üyeleri, Can Bağı Grubu Kurucu Üyesi Hacer Bilgin ve çok sayıda davetli katıldı.
Programın sonunda, Doç. Dr. Medine Koç için hazırlanan pasta kesildi ve kendisine Başkan Hacer Doğan tarafından çiçek takdim edildi. Etkinlik, günün anısına çekilen fotoğraflarla sona erdi.
